Yeni Nesil Kablosuz Şarj Teknolojisi
Her gün yeni bir teknoloji ürününün piyasaya sürüldüğü günümüzde en çok kullanılan teknoloji ürünlerinin arasında tabletler ve telefonlar geliyor. Belirli bir süre boyunca kendiliğinden açık kalabilen bu cihazlar, pil ömürlerinin azalmasıyla yeniden şarj edilmeye ihtiyaç duyuyor. Hızın kendisi ile yarıştığı günümüz dünyasında telefonlarını şarj başında bırakmak istemeyen tüketicilere özel olarak geliştirilen hızlı ve kablosuz şarj sistemleri tüketicinin ihtiyaçlarını karşılıyor.
Özellikle telefon üzerinden mesleklerini icra eden kişiler tarafından kullanılan kablosuz ve hızlı şarj sistemleri sayesinde 7 gün 24 saat telefonunuzla bir arada kalabilmeniz mümkün. Günümüzde birçok teknoloji devi, kablosuz şarj teknolojisine geçiş yaptı. Uzun yıllar süren araştırmalar sonucunda geliştirilen teknolojilerin ışığında sessizliğini koruyan Apple ise iPhone X, iPhone 8 ve iPhone 8 Plus modellerinde kablosuz şarj teknolojisine adını altın harflerle yazdırdı. Samsung’un da kablosuz şarj edilebilen telefonları sayesinde diğer teknoloji devlerinin daha hızlı şarj edilebilir telefonlar hakkında yaptığı çalışmalar sonuç verdi.
Kablosuz Şarj Nedir?
Her ne kadar sistemin adı kablosuz olarak geçse de tamamıyla kablosuz olmayan sistemde şarj etmek istediğiniz akıllı cihazı kablosuz şarj cihazı ünitesine yerleştirdiğinizde şarj etme işlemini başlatmış olursunuz. Şarj cihazı ile fiziksel temas kesildiği anda şarj işlemi durduruluyor. Bu işlemde telefona herhangi bir kablo bağlamıyorsunuz. Ancak bu durumun bir dezavantajı vardır. Kablolu şarjlarda kişi, telefonu şarj halindeyken kullanabiliyor, yani şarj etme işlemi devam ederek yapması gerekenleri yapabiliyor. Kablosuz şarj işlemlerinde ise kişinin telefonunu eline almasıyla şarj etme işlemi durduruluyor. Hatta telefonu yerinden hareket ettirmek bile şarj işleminin durdurulmasına sebep olabiliyor.
Akıllı bir cihazın kablosuz olarak şarj edilme işleminin temeli 90’lı yıllara dayanıyor. O dönemde farklı ürün gruplarında kablosuz şarj desteği sunulurken zaman geçmesi ile birlikte bu teknoloji telefonlara taşındı. 2012 yılından bu yana popüler olan kablosuz şarj işlemlerinin başlangıcı Lumia 820-920, Nexus 4, Motorola Droid 3 ve Samsung Galaxy S4 modelleri ile olmuştur. Bu teknoloji, kablosuz olarak şarj edilebilen diş fırçalarının başka bir formudur. Aynı şekilde otomobiller üzerinde de çalışmalar sürdürülmektedir.
Kablosuz Şarj İşlemi Tüm Telefonlara Uygulanabilir Mi?
Kablosuz şarj işleminin tüm telefonlara uygulanması mümkün değildir. Telefonun kablosuz şarj işlemine uyumlu olması yani, telefonu şarj etmek için telefon ile şarj cihazının aynı standardı desteklemesi gereklidir. Günümüzdeki akıllı telefonlarda en yaygın kullanılan şarj standardı Qi standardıdır. Neredeyse tüm telefon üretim şirketleri Qi standardını kullanmaktadır. Kablosuz şarj işleminde manyetik indüksiyon yoluyla elektrik aktarımı yapılır. İndüksiyon bobini ile donatılmış şarj cihazı manyetik bir alan yaratır ve şarj edilmek istenen cihazdaki bobinler de bu manyetik alanı elektriğe çevirerek pili şarj eder.
Kablosuz şarj işlemi, yalnızca telefonlarda değil, günümüzde birçok sektörde kullanılmaktadır. Kimi mobilyalarda veya ev sistemlerinde kablosuz şarj desteği sağlanmaktadır. Aynı zamanda bu sistem manyetik bir temele dayanmadığı için kişilerin sağlığını olumsuz yönde etkileyecek bir yapıya sahip değildir. Sistemin dezavantajı ise henüz kablolu şarj cihazları kadar hızlı bir şekilde şarj edememesidir. Aynı zamanda kablolu şarj cihazlarından daha pahalı olan kablosuz şarj cihazları her telefona uyumlu değildir. Teknolojinin hızla geliştiği bu dönemde kablosuz şarj cihazlarının dezavantajlarını bertaraf ederek kablolu şarj cihazları kadar verimli olması bekleniyor. Cihaz üzerinde yapılan iyileştirme çalışmaları ile çok yakın zamanda verimliliğinin arttırılması bekleniyor. Arz talep dengesinin sağlanmasıyla da kablosuz şarj cihazlarının kablolu cihazlar ile arasında oluşan fiyat farkının zaman içerisinde kapanması bekleniyor.
