Satranç Oynamak Dinen Sakıncalı Mıdır? Oynamak İsteyenler Hangi Fetvayı Almalıdır?

Satranç özellikle okullarımızda çok yaygın olarak uygulanan zeka geliştirme amacı ile oynatılan bir oyundur. Bu oyun hakkında birçok organizasyon mevcuttur. Halk içinde özellikle gençler arasında bu oyun oldukça yaygındır.

Her alana müdahale eden dinimiz bu alana da müdahale etmektedir. Satranç içinde dinimizin belli başlı kaideleri bulunmaktadır. Helal ve haramlık açısından dinimizin emirleri vardır. Çok yaygın olan bir şeyin yaygın olması onu helal ya da haram yapmaz bu konuda hükme bakılır.

Satrancın kaynağı İran olarak bilinmektedir. Daha sonra diğer ülkelere yayılmıştır. Araplar arasında çok yaygın değilken İran’ın alınması ile Araplara da bu adet geçmiştir. İslamiyet her milletin kendine has kültürlerine saygı göstermiştir fakat içerisinde dinen sıkıntı bulunan her türlü adeti insanlara men etmiştir.

Bazı rivayetlerde şah sahibi olarak geçen bu oyun için Hz. Ali Efendimiz bu acemlerin kumarıdır demiştir. Ebu Musa El Eşari Hazretleri ise Satrancı ancak günahtan sakınmayanlar oynar buyurmuştur. Fıkıh Alimi Nehai ise lanetlenmiştir demiştir. Abdullah İbn Ömer Hazretleri de o diğer kumarlardan daha kötüdür demiştir. İmam Malik Hazretleri de haram görüşündedir. İslam Hukukçuları ve Hanefi mezhebine göre bu oyun caiz görülmemiştir. Haramdır. Peki satranç oynamak isteyenler ne yapmalıdır? Şimdi gelelim oraya…

HARAMA GİRMEDEN SATRANÇ OYNAMAK MÜMKÜN MÜ?

Çok büyük Alim olan İmam Nevevi Hazretleri bu konuda şöyle demiştir:

“Satranç, âlimlerin çoğuna göre haramdır. Bir kimse bu oyun sebebiyle bir namaz vaktini geçirir veya bir menfaat karşılığında oynarsa, bize göre de haramdır. İbn Abidin Hazretleri de haram derken İmam Şafii ve İmam Ebu Yusuf Hazretlerinin fetva verdiğini belirtmiştir. 

İmam Nevevî’nin de belirttiği gibi, satrancın mubah sayılması için dört şartın mevcut olması gerekir:

Oyuna dalıp asla namazlar kaçırılmamalıdır. Kumara yol açacak şekilde para ve menfaat girerse haram olur. Oynarken kötü sözlerden kaçınmalıdır. Bağımlılık derecesinde oynanmamalıdır. Bu şartlara uygun olarak ölçülü şekilde oynamakta sakınca görülmemektedir.

Şu halde, bu görüşe göre, ölçüyü kaçırmamak, ibadetlere mâni olmamak ve günahlara vesile kılınmamak şartıyla, satranç mubah görülmektedir.

Şâfiî ulemâsından İbni Hacer el-Mekkî Hazretleri:

“Tavlada oyun zarlara dayanmaktadır. Fakat satranç düşünce ve zihnî melekeye dayanmaktadır. Bu bakımdan, savaş taktikleri hususunda bundan istifade edilebilir.”

“Bu çeşit oyunlar düşünce ve hesaba dayanıyorsa, helâl demekten başka yol yoktur. Satranç bunun gibidir. Şayet zar ve tahmine dayanıyorsa, buna da haram demekten başka çare yoktur. Tavla da bunun gibidir.”3

Satranç oynayan kişiler bu alimlerin olumlu fetvalarına uyarak oyunu oynayabilirler.

Related Articles

Leave a Reply

Your email address will not be published.

Back to top button