Mersin’de Gezilecek Yerler

Doğu Akdeniz‘de bulunan ve bölgenin en büyük şehirlerinden birine sahip olan Mersin gezilecek yerleri ile birçok seçeneğe sahip bir şehir. Mersin çok sayıda tarihi yerleri içinde barındırması ve medeniyetlerin buluştuğu ve sahip olduğu kültürel yapısı ile önemli turistik yerlerin başında gelmektedir. Mersin’in hangi yanına baksanız geçmiş dönemlerin görkemli tarihi yerleri ile karşılaşmaktasınız. Pek çok kişi Mersin’in bu yönlerini fazla bilmemektedir. Mükemmel iklimi, yeniliğe açık insanları ve renkli tarihi yapıları ile görülmeye değer bir şehirdir.


Mersin Kleoptra Kapısı
Mersin’in Tarsus ilçesinin girişinde bulunan bu tarihi yapı, günümüzde hala ayakta kalmayı başarmış tek antik şehir kapısı olması ile dikkatleri çekmektedir. Mısır’ın ünlü ve güzeller güzeli kraliçesi Kleopatra’yı bilmeyen yoktur. Kleopatra, M.Ö 41 yılında Romalı sevgilisi General Antonius ile buluşmaya geldiğinde bu Deniz Kapısından kente girmektedir. Bundan dolayı kapının adına Kleopatra Kapısı adı verildiği bilinmektedir. Yapının tadilat nedeni ile tarihi dokusu biraz kaybedilmiş gibi görünse de tarihi bir yapı olması gerçeğini değiştirmemektedir. Yerden yüksekliği 6,17 metre derinliği ise 6,18 metredir. Tarsus’ta görülecek yerler arasında ilk sırada gelen bu yapıyı mutlaka ziyaret etmelisiniz. Tarihi kapının içinden geçerken adeta geçmişe giderek Kleopatra’nın geçtiği yerde bulunmanız farklı hissettirecektir

Mersin Kızkulesi
Mersin Erdemli’de bulunan önemli bir turizm merkezine sahip olan Kızkalesi, Mersin’e 60 kilometre uzaklığında Erdemli’ye ise toplamda 23 kilometre uzaklığındadır. Kızkalesi geçmiş dönemde Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Ermeniler, Selevkoslar, Osmanlılar, Selçuklar ve Fransızların egemenliği altında kalmış önemli bir tarihi yapıya sahiptir. 12. Yüzyılda yapıldığı bilinmekte olan kale, günümüze kadar birçok döneme ev sahipliği yaptığından dolayı büyük bir önem taşımaktadır. Kale karadan 200 metre açıkta küçük bir adacıkta yer olmaktadır. Kalenin yüksekliği 192 metredir. Denize karşı kumsalda oturarak Kızkalesi’nin mükemmel manzarasının tadını çıkarabilir, lokantaları, turistik tesisleri ile her dönemin izlerini taşıyan kalelere, kiliselere, kaya mezralarına rastlayabilirsiniz. Kızkalesi hakkında bulunan efsaneyi yerel halkın dilinden dinleyerek gezinizin verimli geçmesini sağlayabilirsiniz. Mersin’e gitmişken mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında yer almalıdır.
Soli Pompeiopolis Antik Kenti
Soloi Pompeiopolis Antik Kenti, Mersin’in batısında 14 kilometre uzaklığında Mezitli ilçesinde yer alan bir tarihi yapıdır. M.Ö 8-7. Yüzyılda Rodoslu koloniciler tarafından kurulduğu bilinmektedir. Antik kent ismini Güneş anlamına gelen Soloi’den almaktadır. Zamanında Pers, Makedon, Slevkos ve Romalıların egemenliği altında kalmış liman kentidir. Çok sayıda tarihi olaya ve savaşa tanıklık eden bu yapının altında çok sayıda tarihi miras bulunmaktadır. Kentte sürdürülen kazı çalışmaları sayesinde yüzlerce eser bulunmuştur. Kazı esnasında bulunan eserler Mersin Müzesinde sergilenmektedir. Yapıyı ziyaret eden kişiler hamam kalıntıları, liman, su kemerleri ve 200 sütunlu yolda 41 sütununun hala ayakta olan kalıntılarını görmektedirler. Mersin’de görülecek tarihi yerler arasında Soli Pompeiopolis Antik Kenti hiç şüphesiz yerini almaktadır. Tarihi yapıları seven ziyaretçilerine kapılarını açan bu Antik Kent’e gezinizin ilk sıralarında yer vermenizde fayda var.

Mersin Arkeoloji Müzesi
Müze, Mersin’in Yenişehir ilçesinde sahile yakın bir konumdadır. 1978 yıllarında Eski Halkevi binasının belirli küçük bir alanında yer verilmiştir. Eski Halkevi’nin restore edildikten sonra Kültür Merkezi’ne dönüştürülmesi sonucunda 2001 yılında kullanılmaya başlanmıştır. 18.06.2017 tarihinde ise ziyaretçilerin hizmetine açılmıştır. Tarih severlerin şüphesiz ziyaret etmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. Mersin tarihinin geçmişine ışık tutan müzede, Yumuktepe höyüğü eserleri, Soli Antik Kentten çıkarılan eserler, Ayaş Elausse Sebaste kazısından çıkarılan eserler sergilenmektedir. Müze binasında 6095 Arkeolojik eser, 889 adet Etnografik eser, 428 mühür, 24469 adet sikke kısaca toplamda 31883 eseri ziyaretçileri ile buluşturmaktadır. Medeniyet izlerine tanıklık etmek isteyen kişiler için müze en ideal yerlersen biri.

Mersin Atatürk Evi Müzesi
Mersin’in en işlek caddelerinden biri olan Atatürk Caddesi üzerinde bulunmaktadır. Atatürk Evi Müzesi, 1897 yılında dönemin Almanya Konsolosu için yaptırıldığı bilinmektedir. 1952 yılında kenti ziyaret eden Atatürk ve eşi Latife Hanım’ın 11 gün boyunca kaldığı ev, 1922 yılında müze olarak kullanılmaya başlanmıştır. Anıtkabir Müzesi’nden getirilen Atatürk’ün 22 parça kişisel eşyası sergilenmektedir. Eserlerin sergilendiği üst katta toplamda yedi oda bulunmaktadır. Odalar iki yatak odası, dört oturma odası, bir çalışma odası olarak kullanılmıştır. Atatürk’ün az da olsa yaşamını sürdürdüğü bu evi ziyaret ederek gezinize kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.

 

Mersin Marina
Mersin Marina, Doğu Akdeniz bölesinin en büyük marina özelliğini taşımaktadır. 2011 yılından bu yana hizmet vermekte olan marina, Mersin’in tarihi yapılarının yanı sıra tercih edilen ve Mersin’e gidecek olan kişilerin gezilecek yerler listesinde yerini almaktadır. Adnan Menderes Bulvarında bulunmaktadır. 500 kara ve 500 deniz olmak üzere toplamda 1.000 yat bağlama kapasitesine sahip olan marina, Mersin’in en çok tercih edilen buluşma noktalarındandır. Restoran, SPA, spor merkezi gibi birçok sosyal olanak sağlamaktadır. Dilerseniz Restoran mekânlarında deniz mahsullerinin lezzetini tadıp, Marina’ya çok yakın olan SPA salonlarında Thai ya da Bali masajlarını yaptırarak vakit geçirip gezinizi renklendirebilirsiniz.

Tarsus Şalalesi
Mersin’in Tarsus ilçesinde bulunan bu görkemli şelale gölgede yaşayanların ve ziyaretçilerin gürültüden uzak nefes aldığı yerlerden biridir. Tarsus Şelalesi genellikle hafta sonu ilgi görmektedir. Bölgeye gittiğiniz an ortamın atmosferine katılarak tek kelimeyle kendinizi cennetteymiş gibi hissedeceksiniz. Tarsus Çayı, Eski Çağ’da Abbasi Arapları tarafından El Baradan adı ile soğuk su anlamına gelmektedir. Şelale 142 kilometre uzunluğundadır. Roma döneminde mezarlık olarak kullanılan bu şelalelin altında roma mezarlıkları bulunmaktadır. Suyun altında bulunduğundan çoğu tahrip olmuş mezarlıklar, yaz ayalarında gidildiği takdirde suların çekilmesinden dolayı Roma kaya mezarlarını görmeniz mümkün olacaktır. Bu mükemmel yerin huzurunu tatmak için Tarsus Şelalesine gitmeniz gezinize yeni bir yeri keşfetme olanağı sunacaktır.
Saint Paul Kilisesi
Kilise Tarsus ilçesinde bulunmaktadır. Kilise, İncil’de Tarsuslu olduğu bilinen St. Paul adına yaptırılmıştır. Ne zaman ve hangi dönemde inşa edildiği maalesef kesin olarak bilinmemektedir. 18. Yüzyılın sonlarına doğru yapıldığı düşünülen kilise, Aziz Paul adını taşımaktadır. Saint Paul Kilisesi, gri renkli granit sütunları ile antik çağda ki izleri hala taşımaktadır. 1862 yılında büyük bir restoreden geçen bu kilise, Hristiyanlığın önemli yerleri arasında yerini aldığından yılın her dönemi turistler tarafından yoğun ilgi görmektedir. Tarsus’un önemli tarihi yapıları arasında bulunan St. Paul kilisesi şu an müze olarak ziyaretçilerine kapılarını açmaktadır. Farklı inanç turizmin merkezindeyken bu yapıyı da görmenizde fayda var.

Cennet Cehennem Mağaraları
Cennet Cehennem Mağaraları, Mersin’in Silifke ilçesine bağlı olan Narlıkuyu Mahallesi yakınlarında bulunmaktadır. Her yıl çok sayıda ziyaretçisi bulunan bölge büyük ilgi görmektedir. Cennet Mağarası’nın içinde akarsu bulunması ve içinin yemyeşil oluşundan kaynaklı tamamen cenneti andırmaktadır. Cennet Mağarası’nın uzunluğu 250 genişliği ise 110 metredir. Derinliği ise 70 metreye ulaşmaktadır. Mağaranın yakınında bulunan kilise MS. 5. Yüzyılda Aziz Paulus tarafından Meryem Ana adına yaptırılmıştır. Cennet mağarasına inmek için 452 basamak bulunuyor. Bu merdiven ise Romalılar döneminden kalmıştır. Cehennem Mağarası’nın derinliği 128 metre, ağız uzunluğu 50, genişliği ise 75 metredir. Cehennem mağaralarına inmek mümkün değildir fakat telle çevrili olan bölümlerden mağaranın içini görmek mümkün. Mağaralara Silifke’den 22 kilometre uzaklığında olan bu yere, Kızkalesi’ni geçtikten sonra Antalya yönünde ilerlerken 7 kilometre sonra sağda Cennet Cehennem Mağaraları tabelasından sağa dönerek kolaylıkla gidebilirsiniz. Doğanın bizlere sunmuş olduğu bu harika yeri mutlaka gidip görmenizde fayda var.

Related Articles

Leave a Reply

Your email address will not be published.

Back to top button